Sevgi ve Selahattin Çağdaş’ın Aşk Hikayesi
DHA Muğla’nın Datça ilçesinde yaşayan Sevgi ve Selahattin Çağdaş çifti, tesadüfler sonucu gittikleri diyaliz merkezinde tanıştı. Başlangıçta sadece birer arkadaş olarak başlayan bu tanışıklık, zamanla derin bir aşka dönüştü. 2008 yılında nikah masasına oturan çift, yaşadıkları zorlukları ve mücadeleleri, birbirlerine olan sevgileriyle aştıklarını ifade ediyorlar.
Sevgi Çağdaş, bu özel anılarını şöyle anlatıyor: “Selahattin’le Datça’da tatil sırasında bir diyaliz merkezinde tanıştık. Orada bir hasta moral gecesi düzenlenmişti. O gün birbirimize selam verdik. Fakat, o gün ismimizi bile öğrenemeden ayrıldık. Üzerinden 3 yıl geçtikten sonra, Fethiye’de tekrar karşılaştık. O gün diyalize girmeye giderken, Selahattin de o sırada oradaydı. Bu karşılaşma, aşkımızın başlangıcına vesile oldu ve 2008 yılında hayatlarımızı birleştirme kararı aldık. Bizi bu hastalık bir araya getirdi.”
Aşkın Gücü
Hastalıklara rağmen evliliklerinin zaman zaman eleştirildiğini belirten Sevgi Çağdaş, “Selahattin sağlıklı olsaydı evlenmezdim. İki hasta birbirimizin sıkıntısını ve derdini çok iyi anlayabiliyoruz. Birbirimize el veriyoruz, destek oluyoruz. ‘İki diyaliz hastası evlenemez. Evde nasıl başa çıkacaklar? İkisi de çok hasta, bitkin ve yorgun’ diyenler oldu. Ama biz bunların üstesinden geldik, 16 yılı geride bıraktık. 2013 yılında yapılan böbrek nakli, hayatımızı köklü bir şekilde değiştirdi. Hayata bakış açım değişti ve aşkımız bize çok iyi geldi. Evlilik, mutlu olmak, huzurlu yaşamak, sevmek ve sevilmek çok güzel bir şey. Bizim gibi hastalar, evlenmekten korkmamalı.”
Birlikte Hayata Tutunmak
Selahattin Çağdaş ise eşinin böbrek nakli sürecini şu şekilde aktarıyor: “Evlendikten kısa bir süre sonra birbirimizi daha yakından tanıma fırsatı bulduk. Ardından kadavradan böbrek nakli olmak için sıraya yazıldık. Uzun bir süre diyalize girmek zorunda kaldık. Bana 6 yıl sonra sıra geldi. Bir trafik kazasında beyin ölümü gerçekleşen bir gencin böbreğini aldım ve kadavradan nakil oldum. Eşim, o süreçte benim hem bakıcım, hem ziyaretçim, hem de refakatçim oldu. 5 ay sonra da eşim nakil oldu. Daha sonra Sevgi, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde çalışmaya başladı. Ben emekliydim ve bu sayede Antalya’ya yerleştik. Şu an çok mutluyuz. İyi ki hayat bizi bir araya getirmiş.”
Yeni Bir Aile Kazanmak
Selahattin Çağdaş, 2013 yılında kadavradan böbrek nakli olduğu İshak Özseçen’in ailesiyle de bir bağ kurduğunu ifade ediyor. Zekiye Özseçen, oğlu vefat ettikten sonra Selahattin Çağdaş’ı kendi evladı gibi gördüğünü belirtiyor: “Oğlum trafik kazasında hayatını kaybetti. Biz de onun organlarını bağışladık. 5 yıl sonra Selahattin beni buldu. Bir evladımı kaybettim; ama Selahattin ve Sevgi benim çocuklarım oldu, onları kazandım. Selahattin, oğlumun böbreği sayesinde yaşamını sürdürüyor. O da mutlu, ben de mutluyum. Birbirimizi ziyaret ediyoruz. Herkesin organ bağışında bulunmasını isterim. Bu, gerçekten çok güzel bir şey.”