Titanik’in Kardeşi Ege’de Batmıştı: Türk Hamamı Gün Yüzüne Çıkarıldı

Britannic’in Keşfi ve Tarihi Önemi

Kea Adası açıklarında, yaklaşık 120 metre derinlikte gerçekleştirilen derin dalışlar, Titanik’in kardeş gemisi Britannicin batığından çıkarılan sayısız tarihi kalıntıyı gün yüzüne çıkardı. Bu derinlikteki çalışma, yalnızca teknik dalış becerilerinin değil, arkeolojik titizliğin de sınırlarını zorlayan bir başarı olarak kayıtlara geçti. Elde edilen objeler, kraliyet deniz kuvvetlerinin savaş dönemi yapılarıyla bağlantılı olarak da büyük bir anlam taşıyor.

Güçlü Akıntılar ve Işığın Sınırında

Derin sularda güçlü akıntılar ve düşük görüş koşulları, ekip için olağanüstü bir zorluk yarattı. Ancak kapalı devre solunum cihazları ve ileri teknoloji dalış ekipmanlarıyla çalışma, ekibin planladığı hedeflere yaklaşmasını sağladı. Çan, seyrüsefer lambası ve gemideki önemli objeler, su üzerinde dikkat çekici bir şekilde gün yüzüne çıktı. Bu kalıntılar arasında üç boyutlu bir panoramanın parçaları da yer alıyor; bu parçalar, Britannic’in günlük yaşamına ilişkin unutulmaz ipuçları sunuyor.

Eserlerin Kapsamı: Zamanın İzleri

İkinci sınıf kamaralardan bir yolcuya ait dürbün ve porselen kaplar gibi günlük objeler, turnusol niteliğinde arkeolojik değer taşıyor. Ayrıca birinci sınıf yolcular için yapılmış gümüş kaplama tepsiler ve geminin iç yapısına ilişkin ipuçları, o dönemin lüks ve sosyal hiyerarşisini anlamamıza yardımcı oluyor. Su yüzüne çıkarılan her obje, özel torbalara konularak güvenliğe alınmış ve sahile taşınmıştır. Bu süreç, Kültür Bakanlığı onaylı bir arkeolojik çalışma olarak yürütülmüş ve Atina’daki Sualtı Antikiteleri Dairesi laboratuvarlarında temizleme ve analiz sürecine tabi tutulmuştur.

Çalışmanın Zorlukları ve Koruma Stratejisi

Derinlik, kırılgan yapıların varlığı ve akıntı gibi faktörler, planlanan tüm parçaların çıkarılmasını engellemiştir. Ancak ekip, kapalı devre solunum cihazlarıyla belirli hedefleri güvenli bir şekilde ele almış, her objeyi özel torbalarda koruyarak sahile taşımıştır. Koruma kapları ile güvenli şekilde muhafaza edilen eserler, Pire’de inşası süren Ulusal Sualtı Antikiteleri Müzesi için hazırlanmaktadır. Burada sergilenecek koleksiyon, Britannic’in WWI temalı sergisinin merkezinde yer alacaktır.

Geleceğe Taşınan Miras: Müzede Yapılacak Sergi

Bu keşifler, müzenin açılış koleksiyonunda, Britannic’in batığından çıkarılan objelerin yoğun bir şekilde yer aldığı bir serginin temelini oluşturacaktır. Ziyaretçiler, II. Dünya Savaşı öncesi sivil yaşam ve lüks yolcu gemileri hakkında derinlemesine bilgi edineceklerdir. Ayrıca sergiler, zamanın teknolojik ve kültürel dönüşümüne ışık tutarak, ziyaretçilere deniz arkeolojisinin önemini ve sürdürülebilir koruma çalışmalarını anlatacaktır.

Arkeolojik ve Kültürel Açıdan Şimdi ve Gelecek

Britannic’in batığından çıkarılan kalıntılar, sadece tarihsel bir değer taşımakla kalmaz; aynı zamanda müzecilik ve koruma bilimi açısından da bir dönüm noktasıdır. Ulusal Sualtı Antikiteleri Müzesi aracılığıyla sunulan bu koleksiyon, deniz arkeolojisinin en ileri teknikleriyle analiz edilmekte ve kültürel mirasın korunması için en iyi uygulamaları örneklemektedir. Ziyaretçiler, batığın derinliklerinde saklı olan hikâyeleri keşfederken, aynı zamanda örenkeler ve malzemelerin korunmasına dair güncel metodolojileri de öğrenme fırsatı bulacaktır.

Bu çalışma, derin denizlerin sırlarını ararken insan becerisi ve teknolojinin uyumlu etkisini gösteriyor.