
IBM ve Kuantum Bilgisayarlarının Geleceği
Kuantum bilgisayar teknolojisi, bilgi işleme alanında devrim yaratmaya hazır bir potansiyele sahip. IBM, bu alandaki yenilikleriyle dikkat çekiyor ve kuantum bilgisayarların önündeki büyük engellerden birini aşmayı başardı. Şirket, hata düzeltme konusundaki gelişmeleri ile birlikte, 2029 yılına kadar dünyanın ilk büyük ölçekli, hatalara dayanıklı kuantum bilgisayarını piyasaya sürmeyi planlıyor.
Starling: 20 Bin Kat Güçlü Sistem
IBM’in geliştirdiği “Starling” adlı yeni sistem, mevcut kuantum sistemlerinden 20 bin kat daha güçlü bir performans sunmayı vaat ediyor. Yaklaşık 200 mantıksal kübit kullanarak 100 milyon kuantum işlemi gerçekleştirebileceği öngörülüyor. IBM temsilcileri, bu sistemin yaklaşık 10 bin fiziksel kübite eşdeğer olduğunu belirtiyor. 2033 yılında ise daha büyük ölçekli “Blue Jay” modeli devreye alınacak. Blue Jay, 2 bin mantıksal kübit ile 1 milyar kuantum işlemi gerçekleştirme kapasitesine sahip olacak.
Kübit Nedir?
Geleneksel bilgisayarlar, dijital bilgiyi temsil eden en küçük birim olan bitler üzerinden çalışır. Bir bit, sadece iki değer alabilir: 0 veya 1. Tüm veriler, bu 0 ve 1’lerin kombinasyonlarıyla ifade edilir. Kuantum bilgisayarlar ise kuantum bitlerini, yani kübitleri kullanır. Kuantum mekaniğinin süperpozisyon özelliği sayesinde kübitler, hem 0 hem de 1 değerini aynı anda taşıyabilir. Bu özellik, kübitlerin aynı anda birçok hesaplama yapabilmesine olanak tanır.
Mantıksal Kübit Devrimi
Mantıksal kübit (logical qubit), birden fazla fiziksel kübitin bir araya gelmesiyle oluşan ve hata düzeltme algoritmalarıyla korunan daha güvenilir bir kübit türüdür. Bir mantıksal kübit oluşturmak için yaklaşık 50 ila 100 fiziksel kübit gerekmektedir. Ancak, kuantum bilgisayarların gerçek dünyada çalışan fiziksel kübitleri çok hassas ve hata yapmaya eğilimlidir. Bu durum, kuantum hesaplamanın en büyük zorluklarından birini oluşturur.
Ölçeklemenin Anahtarı: LDPC Kodu
IBM’in 2 ve 3 Haziran’da arXiv platformunda yayımladığı yeni çalışmalarda, kuantum sistemlerdeki hata oranlarını azaltma yöntemleri tanıtıldı. Düşük yoğunluklu parite kontrolü (LDPC) kodları, bu yeni yaklaşım ile kuantum bilgisayarlarda daha az kübitle daha etkili sonuçlar elde etmek mümkün hale geliyor. Bu yöntem sayesinde, donanımın verimliliği dokuz kat artabiliyor. IBM, bu sayede kuantum donanımını geçmişteki sınırlamaların ötesine taşıyacak bir “hataya dayanıklılık paradigması” geliştirdiğini vurguluyor.
Hata Düzeltmeden Dayanıklılığa Geçiş
Kuantum bilgisayarlar, halihazırda belirli test senaryolarında klasik bilgisayarlardan daha hızlı çalışabiliyor. Ancak, kuantum işlem birimlerinin (QPU) ölçeklenmesinde yaşanan zorluklar, bu alandaki gelişmeleri kısıtlıyor. Her yeni kübit sisteme eklendiğinde, kuantum mekaniğinin doğasından kaynaklanan “gürültü”, yani hata oranı artıyor. LDPC kodları sayesinde bu sorun büyük ölçüde aşılıyor. Yeni kodlama sistemi, hata giderme işlemlerinde yüzde 90 daha hızlı çalışıyor.
Starling ile 100 Milyon İşlem
“Starling” sistemi, 200 mantıksal kübit kullanarak 100 milyon kuantum işlemine olanak tanıyacak. IBM yetkilileri, bu hedefin yalnızca LDPC gibi teknolojiler sayesinde mümkün olacağını ifade ediyor. Şirket, geliştiricilerin bu yeni kuantum sistemlerine hazırlıklı olabilmesi için Qiskit 2.0 adlı açık kaynaklı yazılım geliştirme kitini tanıttı. IBM Kuantum Motoru Lideri Blake Johnson, “Amaç hata gidermeden, gerçek hata düzeltmeye geçmek” diyerek kuantum alanının deneysel donanım testlerinden çıkıp kullanıma hazır bir teknolojiye dönüşmekte olduğunu vurguladı.
İlk yorum yapan olun