Mersin Akkuyu’ya kurulacak olan Türkiye’nin ilk nükleer santralinin detayları belli oldu

Mersin Akkuyu’ya kurulacak olan Türkiye’nin ilk nükleer santralinin detayları belli oldu.Mersin Akkuyu’ya kurulacak Türkiye’nin ilk nükleer santralinin detayları belli oldu. Rus şirket Rosatom, ÇED raporunu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na sunarken, raporda, santralin, depremsellikten uçak çarpmasına ve nükleer sızıntıya kadar pek çok riskli duruma karşı güvenli olduğuna dikkat çekildi. 3 bin sayfalık raporda yer alan değerlendirmelere göre güvenlik sistemleri doğal ve teknolojik etkenler hesaba katılarak tasarlandı. Buna göre santral 9 şiddetinde bir deprem anında güvenli kapanacak. 8 şiddetinde depreme de dayanabilecek. Ayrıca 20 ton ağırlığında ve 215 m/s hızda bir Phantom RF-4E uçağının çarpması ve bunun gerçekleşmesi ihtimalinde karşı güvenlik gereksinmeleri oluşturuldu.

Santralin tasarımı, böyle bir etkiyi tolere ediyor. 400 ton ağırlığında ve 200 m/s hızda bir Boeing 747-400 uçağının çarpması ve bu çarpmaya bağlı yakıt alevlenmesi ise ‘Tasarım Ötesi Olay’ olarak değerlendirildi. Bu kaza türü, santralin tasarımında kapsanan kazalardan daha ciddi kaza şartlarını oluşturuyor. Böyle bir kaza anında santralin çalışması duracak. Böyle bir kaza, ciddi etkilere neden olabilir. Proje, olması gereken tüm nükleer ve radyasyon güvenlik göstergelerini garanti etmenin yanı sıra nükleer ve radyasyon güvenliğinde yeni teknolojik çözümleri içeriyor. Reaktörün soğutma sistemi bir personele gerek olmadan otomatik olarak çalışıyor ve ayrıca bir güce gerek kalmıyor. Reaktör korunun erimesi durumunda, erimiş yakıt özel bir teknik araç vasıtasıyla reaktör binası içinde tutulacak. Bu da tasarım ötesi kazaların kontrolünü sağlayacak. Akkuyu sahası, uygun jeolojik yapısı ve düşük sismik risk potansiyeli, tsunamilere karşı koruma sağlayabilecek kıyı yapısının olması nedeniyle güvenli bir yer olarak tespit edildi. Santral için kapsamlı bir tsunami tehlike değerlendirmesi ODTÜ tarafından gerçekleştirildi. Santral tasarımında su seti, deniz duvarları ve bölme perdeleri yapıldı. Bu da sele karşı koruma sağlayacak. Santral taşkın düzeyinin üstünde inşa edilecek. Tespitlere göre en yüksek taşkın seviyesinin 10 metreyi geçmemesi nedenleriyle tsunami veya benzeri taşkın durumları santral için tehlike oluşturmuyor.

Santral bölgesinden süt örnekleri toplandı

-Santral, sızıntıların olması durumunda radyoaktif maddelere karşı bir arıtma sistemi ile donatılacak. Radyoaktif madde sızıntısına yol açan bir kaza olması halinde, çiftlik hayvanları otları yiyeceğinden ve radyoaktivite bu şekilde kolayca süte geçeceğinden dolayı süt çevresel izleme bakımından en önemli gıda ürünlerinden bir tanesi olarak görüldü. Bu nedenle santral bölgesinden süt örnekleri toplandı.

-Nükleer santralin güvenliğinin sağlanması için kıyı şeridi dahil olmak üzere proje sahası ‘Özel Güvenlik Bölgesi’ olarak ilan edilecek. Nükleer santral sahası, santralin tüm kullanım ömrü boyunca bir tel örgüyle ve çevrimiçi izleme için uygun güvenlik izleme sistemiyle korunacak.

-Santrale ‘Radyoaktif Atık Geçici Depolama Tesisi’ de kurulacak. Bu yapının duvar, zemin ve tavanları radyasyondan korunma amacı için gerekli zırhlamayı sağlayacak şekilde yeterli kalınlıkta uygun malzemeler ile kaplanacak.
akkuyu

 

Kaynak :turkiyegazetesi

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*