Bu Bitkilere Dikkat ! Bakanlık Şifa Verdiğine İnanılan Bitkileri Takibine Aldı

Sağlık Bakanlığı, yüzyıllardır bir çok hastalığa iyi geldiği bilinen ancak yanlış kullanımda rahatsızlıklara da yol açan bitkileri açıkladı. Bakanlığın ciddi uyarılar getirdiği at kestanesinden sarımsağa kırmızı biberden sinamekiye bir çok bitki, gıda takviyesi ve bitkisel ürünlerde kullanılamayacak.

Toplumda, “doğal olduğu ve hiçbir yan etkisinin bulunmadığı” kanısı nedeniyle hekime danışılmadan alınan bitkisel ilaçların halk sağlığı üzerinde tehdit oluşturmaması amacıyla Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunca çalışma yapıldı.

Pazarın düzenlenmesi ve piyasadaki ürünlerin kontrolünün doğru yönetilmesi amacıyla yapılan çalışma kapsamında, 88 bitkiyle ilgili Avrupa Farmakopesi gibi bir çok uluslararası literatür, Amerikan İlaç ve Gıda Kurumu (FDA) ve Avrupa İlaç Ajansı (EMA) gibi dünyanın önde gelen kurumlarının uyarıları tarandı.

Çalışmayla bu bitkilerin hamileler, 18 yaşından küçükler ve kronik hastalar üzerindeki etkileri, gereksiz ve aşırı kullanıldığında ne gibi olumsuz sonuçlara yol açabileceği saptandı.

Sağlık Bakanı Mehmet Müezinoğlu’nun onayı ile yayımlanan listedeki bitkilerin gıda takviyelerinde ve bitkisel ürünlerde kullanılamayacağı bildirildi.

Bu bitkilere dikkat
Sağlık Bakanlığının yayımladığı listede yer alan bitkilerden bazıları ve uyarılar şöyle:

-At kestanesi: Mide bağırsak şikayetleri, başağrısı, vertigo, kaşıntı ve alerjik reaksiyonlar oluşabilir. Açık yaralarda emboli ve trombozis riski vardır. Kronik böbrek ve safra kesesi rahatsızlıklarında dikkatli kullanılmalıdır. A, D, E ve K vitaminlerinin emilimini azaltır. Kanın pıhtılaşmasını önleyen maddeler, fenopirazon, kalp yetersizliği ve ritm bozukluklarının tedavisinde etkili digoksin ile kullanılmamalıdır. Çocuklarda ve 18 yaş altı gençlerde kullanımı uygun değildir. Hamile ve emzirenler için önerilmez.

-Aslan ayağı (Fındık otu): Hamilelerde ve emziren annelerde güvenlilikle ilgili yeterli veri olmadığı için kullanılmamalıdır.

-Sarımsak: Mide bağırsak sisteminde şikayete yol açar, alerjik dermatit ve alerjik astım ile kanama riskini artırır, kanın pıhtılaşma süresini uzatır. Antidiyabetiklerle birlikte alındığında kan şekerinde ani değişiklikler meydana gelebilir. Hamile ve emzirenlerde kullanılması önerilmez.

-Sarısabır (Öd ağacı): Mide bağırsak sisteminde kramp, elektrolit ve potasyum kaybı, idrarda albumin ve eritrosit görülür. Kalp glikozitleri, antiaritmikler, diüretik ve kortikosteroitlerle kullanıldığında potasyum kaybına neden olur. Crohns hastalığı ve ülseratif kolitte kullanılmamalıdır. Kolorektal kanser riski bulunmaktadır. 12 yaş altı çocuklarda, hamile ve emzirenlerde kullanılması önerilmez.

-Ayı üzümü: Bulantı, kusma, aşırı duyarlık oluşturur. Bir haftadan daha uzun süre kullanılmamalıdır. 12 yaş altı çocuklar için uygun değildir. Hamile ve emzirenlerde kullanılması önerilmez.

-Yulaf: Aşırı duyarlılık reaksiyonlarına neden olabilir.12 yaş altı çocuklarda, hamile ve emzirenlerde kullanılması önerilmez. Protein içeriğiyle ilgili veriler mevcut olmadığından çölyak hastalığı olan kişilerce dikkatli kullanılmalıdır. Araç ve makine kullanımını etkileyebileceğinden kullanımı sırasında dikkatli olunmalıdır.

-Nergiz (Aynisefa): Kontakt dermatit oluşabilir, aşırı duyarlık reaksiyonları gelişebilir. 12 yaş altı çocuklarda güvenlilikle ilgili yeterli veri olmadığından kullanılmamalıdır. Hamile ve emzirenlerde kullanılması önerilmez. Cilt enfeksiyonu belirtileri görülürse bir doktorla temasa geçilmelidir.

-Kırmızı biber: Toksik dozda vücut sıcaklığının normalin altına düşmesi, uzun süre yüksek dozda gastrit, böbrek ve karaciğer bozuklukları ile nörotoksik etkiler görülebilir.

-Sinameki: 30 gram kuru doz üzerine çıkılamaz. Çocuklarda 12 yaş altında kullanılmamalıdır. Yaşlı hastalarda normal dozun yarısı alınmalıdır. Aşırı dozda elektrolit ve sıvı dengesizliğine yol açabileceğinden dikkatli kullanılmalıdır. Bağırsak tıkanıklığında, iltihaplı bağırsak hastalıklarında apandisitte ve elektrolit eksikliğinde kullanılmamalıdır.

-Hiyarşembe: Apandisit, bağırsakta akut iltihap durumunda, 12 yaşın altındaki çocuklarda, hamilelerde ve emziren annelerde tavsiye edilmez. Doz aşımı durumunda kramp benzeri mide bağırsak şikayetler ve laksatif etki oluşabilir. Uzun süreli kullanımda başta potasyum iyonları olmak üzere elektrolit kaybına neden olabilir.

-Alıç: 12 yaş altında kullanılmamalıdır.

-Zerdeçöp: Safra kanalı tıkanıklıklarında kullanılmaz. Safra taşı olması durumunda doktor kontrolü gerektirir. Mide ülserinde kullanılmaz.

-Enginar: Papatyagiller familyası bitkilerine karşı hassasiyeti olanlarda kullanılmaz. Safra kanalında tıkanıklık bulunan hastalarda hekim kontrolünde kullanılır.

-Ekinezya: Teorik olarak iyi tolere edilmekte olup en yaygın bildirilen istenmeyen olay mide bağırsak rahatsızlıkları ve döküntülerdir. 10 günden fazla kullanılmaması önerilir. Avrupa İlaç Ajansı çocuklarda kullanılmasını önermemektedir ve 1 yaşından küçük çocuklarda kullanımı tavsiye edilmez. İnsanlarda “CYP1A2” enzimlerini bastırdığı için bu enzim aracılığıyla metabolize olan ilaçların seviyesinin artmasına neden olabilir. Gebelikte kullanımıyla ilgili olarak sınırlı veri bulunmaktadır. Emzirme döneminde kullanımıyla ilgili çalışmalar da benzer şekilde sınırlı sayıdadır ancak Avrupa İlaç Ajansı gebelikte ve emzirme döneminde kullanımından kaçınılmasını önermektedir. Ajans ayrıca bağışıklık sistemini uyarıcı etkisi nedeniyle ilerleyici sistemik bozukluklarda, bağışıklık sistemi hastalıklarında, bağışıklık sistemi yetersizliğinde, akyuvar sistemi hastalıklarında kullanılmamasını önermektedir. Enjeksiyon halinde uygulanması titreme, ateş ve kas güçsüzlüğüyle ilişkidir.

-Teke otu (Azgın Teke Otu): Kapsüller ve tabletler değişik dozajlarda satılmaktadır. Yüksek dozlarda kullanımı terlemeye ya da hararete neden olabilir.

-Okaliptus: 30 ayın altındaki bebeklerde içeriğinde bulunan “sineol” isimli madde, gırtlakta kontrolsüz veya istemsiz kas kasılmasına yol açabileceği için kullanılmamalıdır. 18 yaş altındakilerde güvenlilikle ilgili yeterli veri bulunmadığından kullanılması önerilmemektedir. Kullanım sırasında solunum güçlüğü, iltihaplı balgam ve ateş görülürse derhal bir doktora başvurulmalıdır.

-Karanfil: Genel önlemler veya ilaç etkileşimleriyle ilgili önlemler, ilaç ve laboratuvar testi etkileşimleri, gebelikte teratojenik veya teratojenik olmayan etkiler, emziren anneler veya pediatrik kullanım hakkında bilgi bulunmamaktadır. Dolayısıyla yaprakları veya kabukları tıbbi gözetim olmadan gebelikte veya emzirme döneminde veya çocuklarda kullanılmamalıdır.

-Çakşırotu: Hamilelerde kullanılmamalıdır. Yüksek dozlarda kullanımı huzursuzluk, başağrısı, diyare, gaz gibi sindirim sistemi rahatsızlıkları ve dudaklarda şişmeye neden olabilir. Duyarlı kişilerde bilinç kaybı oluşabilir.

-Binbirdelikotu (sarı kantaron): 18 yaşın altındaki gençlerde ve çocuklarda kullanılması önerilmemektedir. Etkin maddeye aşırı duyarlılığı olan kişilerde kullanılmamalıdır. Özellikle hassas ciltlerde fotosensibilite riski nedeni ile doza dikkat edilmeli ve doğrudan güneş ışığına maruz kalınmamalıdır. Ameliyatlardan önce genel veya lokal anestezikler ile oluşabilecek muhtemel etkileşimler belirlenmeli ve mümkünse bitkisel ilacın kullanımı kesilmelidir.

-Tekedikeni (Sincan dikeni): Ürtiker benzeri alerjik reaksiyonlar gelişebilir. Hamilelerde ve emziren annelerde güvenlilikle ilgili yeterli veri bulunmadığından kullanılmamalıdır. Diyare, ateş, artrit ve ciddi iltihap durumlarında kullanılması önerilmemektedir. Yüksek dozlarda kusma, baş dönmesi, çarpıntı, mide bulantısı oluşabilir. Muhtemel ilaç etkileşimi nedeniyle varfarin alan kişilerde kullanılmamalıdır.

Oğulotu (Melisa, limonotu, kovanotu): 12 yaşın altındaki çocuklarda, hamilelerde ve emziren annelerde güvenlilikle ilgili yeterli veri bulunmadığı için kullanılmamalıdır. Araç ve makine kullanan kişilerce dikkatli alınmalıdır.

-Kudret narı: Geleneksel kullanımda ve bilimsel çalışmalarda bitkinin düşük yaptırıcı etkisinin olduğu bildirilmiştir. Hipoglisemik koma, çocuklarda konvülziyon, favizm türü belirtiler, baş ağrısı, farelerde doğurganlığın azalması ve deney hayvanlarında gama-glutamiltransferaz ile alkalin fosfataz seviyelerinde artış yan etkileri olarak kaydedilmiştir.

Ginseng: Hiperglisemik kişilerde kan glukoz seviyesinde düşme olacağı için doktor kontrolünde kullanılmalıdır. Cerrahi operasyondan 7 gün önce bırakılmalıdır. Pre ve post menapozal kadınlarda östrojenik yan etkiler görülebilir. 3 aydan uzun süreyle kullanılmamalıdır. 18 yaşın altındaki çocuklarda, hamilelerde ve emziren annelerde güvenlilikle ilgili yeterli veri bulunmadığından kullanılmamalıdır. Kullanım sırasında ürtiker ve kaşıntı gibi reaksiyonlar, midede rahatsızlık hissi, mide bulantısı, kusma gibi mide bağırsak şikayetleri görülebilir. Yüksek miktarda kafein ile kullanıldığında hipertansiyon oluşabilir ve kan alkol konsantrasyonunu düşürebilir.

-Çarkıfelek (Saatgülü): 12 yaşın altındaki çocuklarda, hamilelerde ve emziren annelerde güvenlilikle ilgili yeterli veri bulunmadığından kullanılmamalıdır. Araç ve makine kullanımını olumsuz yönde etkileyebileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Nadiren hassasiyet görülebilir.

-Çuhaçiçeği: 18 yaşın altındaki çocuklarda, hamilelerde ve emziren annelerde güvenlilikle ilgili yeterli veri bulunmadığından kullanılmamalıdır. Gastrit veya mide ülseri olan kişilerce kullanılırken dikkatli olunmalıdır. Kullanımı sırasında solunum güçlüğü, ateş ve iltihaplı balgam oluşursa derhal bir doktorla temasa geçilmelidir. Doz aşımında mide rahatsızlıkları, kusma veya diyare görülebilir. Alerjik reaksiyonlara neden olabilir.

-Acı Badem: Tohumları taşıdığı amigdalinden dolayı potansiyel siyanür etkisi yapabileceğinden hangi formda olursa olsun güvenli sayılmamaktadır. Ağızdan alındığında oluşacak etki, kas veya damar yoluyla oluşacak etkiden daha şiddetlidir. Göz bebeği büyümesi, baş dönmesi, göz kapaklarının kapanması, uyuşukluk, baş ağrısı, nefes alıp vermede hızlanma, kas zayıflaması, midede ağrı, bulantı ve kusma oluşur. Yüksek dozda kullanıldığında beyin fonksiyonları ve nefes alıp vermede yavaşlama görülür. Ölümle sonuçlanan vakalar bulunmaktadır.

-Nar: Alkaloid içeriğinden gövde kabuğu ve köklerden 80 gram üzerinde alındığında kusma, baş dönmesi, görmede bozukluk ve soluk almada problem oluşmaktadır. Tavsiye edilen dozlarda meyve suyu, meyve kabuk ekstre ve tohum yağından hazırlanan preparatlarında sağlık için problem oluşmaz. Ancak tane içeriğinden dolayı meyve suyu ve meyve kabuk ekstrelerinde hassas midelerde ağrı oluşabilir.

-Burç (Ökseotu): Baş ağrısı, ortostatik hipotansiyon, yüksek ateş, göğüs ağrısı, alerjik reaksiyonlar ve titremelere yol açabilir. Ökse otu ile yapılan tedavinin ardından bradikardi, kalp durması, koma, halusinasyon, gastroenterit, hipotansiyon ve pankreasta kanamalar görülebilir. Kronik ve ilerleyen enfeksiyonlarda (tüberküloz), hipertirodizmde, vücut sıcaklığının 38 dereceyi geçtiği iltihabi hastalıklarda, sinir sistemi tümörlerinde, omurilik tümörlerinde kullanılmamalıdır. Hastada yüksek ateş olduğunda tedavi kesilmelidir. Tedavi edici dozun üstünde meyvelerin kusturucu özelliğinden dolayı çocuklarda ölüme neden olabilir. Ateş düşürücü ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır. Antihipertansifler, kalp ilaçları, bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar, sinir sistemi depresanlarıyla kullanımı tavsiye edilmez.

bitki

 

Kaynak : haberciniz

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*